30 Nisan 2012 Pazartesi


28 Şubat’ta eşin başını açsın seni vali yaparız teklifi geldi

EYÜP Kaymakamı Osman Kaymak, 28 Şubat sürecinde yaşadığı sıkıntılı günleri anlattı. Niğde’de görev yaparken, dönemin bir mülki amirinin “Senin eşinin başı örtülü. Karının başını açarsan, Vali olman için Genelkurmay’a, İçişleri Bakanlığı’na ve Başbakanlık’a yazı yazarız. Böyle devam edersen, hayatta birşey olamazsın” dediğini söyledi. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) tarafından düzenlenen Cumartesi Söyleşileri’nde konuşan Eyüp Kaymakamı Osman Kaymak 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını anlattı.

Böyle giderse bir şey olamazsın

TDED’nin Eyüp’de bulunan genel merkezinde düzenlenen “Türk İdare Sisteminde Mülki İdarenin Rolü” konulu söyleşi de konuşan Kaymak, kaymakamlık ve vali yardımcılığı yaptığı farklı bölgelerdeki hatıralarını, 28 Şubat’ta yaşadığı hukuk dışı olayları anlattı. Niğde’de görev yaptığı yıllarda Vali olabilmesi için önüne “Eşinin başını aç” şartı getirildiğini ifade eden Kaymakam Kaymak, kendisine “Senin eşinin başı örtülü. Karının başını açarsan, Vali olman için Genelkurmay’a, İçişleri Bakanlığı’na ve Başbakanlık’a yazı yazarız. Böyle devam edersen, hayatta birşey olamazsın” dendiğini söyledi.

O kadar art niyetlilerdi ki...

Osman Kaymak şunları anlattı: “Malatya Battalgazi’de 28 Şubat’a yakalandık. Müfettiş bir hafta denetledi. ‘Namaz kılar mı, eşi başörtülü mü’ diye beni odacıya sordular. Valiye, belediye başkanına sorsalar anlayacağım. O kadar art niyet var ki! Kasıtlı gelindiği belli. Müfettişleri gönderenlerin birinci hedefi kaymakamlardı. Çünkü irtica ile mücadelenin en iyi kaymakam ve valilerle yapılacağına inanıyorlardı. Dolayısıyla, inançlı mülki amirleri görevden almaları halinde, irtica ile daha rahat mücadele ederiz diye düşünüyorlardı.”

Şehit cenazelerini provoke ettiler
Niğde’de vali yardımcısı olduğu dönemde eşinin başörtüsü vesile yapılarak şehit cenazelerinin bile provoke edildiğini belirten Kaymakam Kaymak, şunları kaydetti: “Karım çok sıkıntı çekti. Sokakta şehit cenazesi geçiyor. ‘Bütün bu olaylar bu sıkma başların yüzünden yaşanıyor’ diye bağırarak, şehit cenazelerini bile provoke ettiler. Bu arada, benim adıma jandarma öğrenci yurdu basmış. Kaymakamdan izin aldık demişler. Yurt müsadere edilmek istenmiş. Bunu öğrenince müdahale ettik ve önledik.”

BÜNYAMİN DEMİRKAN

24 Nisan 2012 Salı

Anayasanın Dili Sempozyumu 24 Nisan 2012 - ANKARA

Sempozyum internet ve uydu aracılığıyla canlı olarak izlemek için tıklayınız.
 

23 Nisan 2012 Pazartesi

23 Nisan

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız Kutlu Olsun.

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği

20 Nisan 2012 Cuma

Anayasanın Dili Sempozyumu

24 Nisan 2012

ANKARA

Sempozyum Hakkında

Yeni anayasa hazırlık çalışmalarında ve sonrasında ortaya çıkacak olan metnin şüphesiz hukukun temel ilkelerine, hukuk mantığına ve hukuk diline en uygun bir metin olması yanında, Türk dilinin mantığına, günümüz Türkiye Türkçesinin kurallarına da uygun olması arzu edilmelidir. Bu açıdan bakıldığında anayasa metninin yazımının daha hazırlık aşamasında anayasa tekniği ile birlikte uzman hukukçuların,dil bilimcilerin ve edebiyatçıların düşüncelerinin alınmasına ihtiyaç duyulmalıdır. Bu nedenle “Anayasanın Dili” başlığı altında bir sempozyum düzenlemiş bulunmaktayız.

Bu sempozyumun temel amacı; Düşünce ve bilim adamlarımıza, görüşlerini ifade edebilecekleri bir zemini hazırlamak vesempozyum sonucu ortaya çıkacak kalıcı bir metinle, TBMM’ne anayasa hazırlık çalışmalarında katkı sunmaktır.

Program

Protokol Konuşmacaları
10:00-12:00 Arası

ÇİÇEK, Cemil, TBMM Başkanı
KUZU, Burhan, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı
GÖKÇEK, İ.Melih, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
KAÇALİN, Mustafa S. Prof. Dr, Türk Dil Kurumu Başkanı
DOĞAN, D.Mehmet, Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı
ERDEM, Ekrem, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı

12:00-13:00 - Ara
13:00-14:00

Sayın Başbakan R. Tayyip ERDOGAN’ın Konuşması

Oturumlar
1. Oturum 14.00 - 15.15 Anayasaların Dili
- Ara(15 Dakika) -
2. Oturum 15.30 - 16.45 Türkiye'de Kanunların Dili
- Ara(15 Dakika) -
3. Oturum 17.00 - 18.15 Bir Dil ve Edebiyat Metni Olarak Anayasa
4. Oturum 19.00 Kapalı Oturum


Kurullar

Düzenleme Kurulu
Ekrem ERDEM (Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı)
Abdullah Erdem CANTİMUR (Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Ankara Şube Başkanı)
Ahmet FİDAN (Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkan Yardımcısı)
Ali KARACALI (Türk Dil Kurumu Başkan Yardımcısı)
Mehmet Atilla MARAŞ (Şair ve Yazar)
Ahmet Recep TEKCAN (Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın D. Başkanı)

Yayın Kurulu
Ekrem ERDEM (Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı)
Abdullah Erdem CANTİMUR (Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Ankara Şube Başkanı)
Ahmet FİDAN (Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkan Yardımcısı)
Ali KARACALI (Türk Dil Kurumu Başkan Yardımcısı)
Mehmet Atilla MARAŞ (Şair ve Yazar)
Ahmet Recep TEKCAN (Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın D. Başkanı)

Genel Bilgiler
Sempozyuma katılım davetiye yoluyla yapılmaktadır. Davetliler katılacakları bilgisini sitemiz üzerindeki "KAYIT" menüsünü kullanarak online kayıt olabileceği gibi, davetiye üzerindeki numarayı arayıp kayıt olabilecektir.

Bildiri Sistemi
Sempozyum bildirileri daha sonra sitemiz altında yayımlanacaktır. Sempozyum konuşmacılarının konuşma görüntüleri yayımlanacaktır.




19 Nisan 2012 Perşembe

"MEDYANIN DİLİ"

Konuşmacı: Prof. Dr. Edibe Sözen

21 Nisan 2012 (Cumartesi) Saat:14.00
TÜRKİYE DİL ve EDEBİYAT DERNEĞİ (İsmail Gaspıralı Toplantı Salonu)

Feshane Caddesi Nu:3 Eyüp/İstanbul
Telefon:0212 581 69 12 - 581 61 72
www.tded.org.tr - bilgi@tded.org.tr

13 Nisan 2012 Cuma

"Mevlânâ' da Aşk ve İnsan"

13/04/2012 (Cuma) Saat: 14:00' da TÜRKİYE DİL ve EDEBİYAT DERNEĞİ İsmail Gaspıralı Toplantı Salonu'nda
Şeyma Salar ile Söyleşimiz Yoğun Katılımla Gerçekleşti.






TDED Osmancık Şubesi Film Okuma Faaliyetini Ünye İlçesine Taşıdı

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Osmancık Şubesi ile Osmancık Belediyesi işbirliğinde Osmancık’ta düzenlenen Film Okuma programı bu kez Ünye ilçesinde kültürel etkinliğine devam etti.

Ünye Uğur Dershaneleri tarafından davet edilen Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Osmancık Şubesi yetkilileri, Dernek Başkanı Kazım Sekili, Osmancık Kaymakamı İbrahim Küçük, Osmancık Belediye Başkanı Bekir Yazıcı, Osmancık Devlet Hastanesi Uzman Psikiyatri Doktoru Vedat Bilgiç ve Dernek Başkan Yardımcısı Mahmut Tökel ile birlikte panel şeklinde yapılan etkinliğe katıldılar.

Program 19 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doçent Dursun Ali Tökel’in Medya Okuryazarlığı ve Film okumaları konuşmasıyla başladı. Dursun Ali Tökel, “günümüzde filmler çok önemli bir yere sahip. İnsanlarımız seyrettikleri filmlere çok dikkat etmeliler. Çünkü filmlerin alt okumalarına baktığınız zaman insanların bilinçaltılarına öyle bir sesleniyorlar ki bundan dehşete kapılmamak mümkün değil. Filmlerde 25.kareye bakıldığında bütün bunları görürüz. Yabancıların çektikleri filmlerdeki metaforlar çok ustaca kullanılırken bizim çektiğimiz filmlere baktığımız zaman hiç kendimize ait metaforları kullanmıyoruz. Bu da aslında bir ihanettir.

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Osmancık Şubesini yaptığı faaliyetlerinden dolayı tebrik ediyorum. Hem insanlarımıza hem de gençlerimize yönelik çalışmalarını yakından takip eden birisi olarak hakikaten çok önemli bir görev üstlenmiş durumdalar. Yine bu faaliyetlerin oluşmasında çok önemli bir paya sahip olan Osmancık Belediye Başkanı Bekir Yazıcı Bey’i ve Osmancık Kaymakamı İbrahim Küçük Bey’i de tebrik ediyorum. Osmancık’ta eğitim ve kültürel faaliyetlerinde göstermiş oldukları sorumluluk hakikaten takdire şayandır.” diye konuştu.

Daha sonra kürsüye gelen Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Osmancık Şubesi Sanat Koordinatörü Uzman Psikiyatr Dr. Vedat Bilgiç, insanların üzerinde sanat eserlerinin çok önemli tesiri olduğunu belirtti. Dr. Vedat Bilgiç, “ Sanat insanlara ulaşmanın kısa yol tuşlarıdır. Film okumak aslında hayatı okumaktır. Filmlerdeki alt okumalar aslında insanoğlunun hayatına yönelik bilgileri içerir. Dün olduğu gibi bugün de insanlar sanat yardımıyla düşünceleri etkilenmektedir. Bu yüzden bizler sanat konusunda ciddi davranmak ve kültürümüzün gerektirdiği eserleri bir an önce yapmak zorundayız” diye konuştu.

TDED Osmancık

TDED Sivas Şubesinden Sözlük ve İmla Kılavuzu Kampanyası

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Sivas Şubesince organize edilen törene Türk Dil Kurumu üyesi ve Cumhuriyet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Recep Toparlı, il Genel Meclisi Üyeleri İbrahim YASAK ve Ahmet ÖZAYDIN ile çok sayıda davetli katıldı. Törende bir konuşma yapan TDED Sivas Şube Başkanı Bilal TIRNAKÇI şunları söyledi ;

"Hükümetimiz öğrencilere kitap ve tabletlerini ücretsiz veriyor bizlerde dernek olarak karınca kararınca bu hayırlı hizmete katkı olsun diye sözlük ve imla kılavuzlarını veriyoruz. Recep TOPARLI hocamızın desteğiyle yürüttüğümüz kampanyamızda hedefimiz bütün öğrencilere sözlük ve imla kılavuzu hediye etmektir. Bunu yaparken öğretmenlerimizden de talebimiz çocuklarımıza sözlük ve imla kılavuzu kullanma alışkanlığı kazandırmalarını istiyoruz. Geleceğin büyük türkiyesini böyle kuracağımıza inanıyoruz. Dilimizi bozulmadan gelecek nesillere aktarmanın hazzını yaşayacağız. Bu sahada çalışma yapan bütün kuruluşlara ve bize bu güzel alanı işaret eden başta Genel Başkanımız Ekrem ERDEM beyefendiye teşekkür ediyorum".

Daha sonra rektör yardımcısı Prof. Dr. Recep TOPARLI söz alarak "Geleceğimizin teminatı çocuklarımıza güzel türkçemizin güzelliklerini anlatabilmek için uzun yollar katederek buralara geldik. Bizlere ev sahipliği yapan hocalarımıza ve siz kıymetli kardeşlerime teşekkür ediyorum. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği nin dil davasında verdiği mücadele taktire şayandır. Geleceğin güzel ülkesi güzel türkçe kullanan nesiller tarafından kurulacaktır.

Prof. Dr. Recep Toparlı, Türkçe'nin öneminin gençlere yeteri kadar anlatılmadığını belirtti. Türkçe'ye gereken önemin verilmediğini, bu nedenle çok fazla yabancı kelimenin günlük yaşamda sıkça kullanılmaya başlandığını belirtti ve gençlerin Türkçe'ye sahip çıkmalarını istedi. Türkçe'yi anne sütüne benzeten Toparlı, "Nasıl ki anne sütünün yerine hiçbir şey konulamıyorsa Türkçe de öyledir. Onun yerini hiçbir dil tutamaz"" dedi

Okul müdürü tarafından yapılan teşekkür konuşmasının ardından okulda okuyan öğrencilere Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan türkçe sözlük ve imla kılavuzları ve anaokulu öğrencilerine de oyuncaklar dağıtıldı.





TDED Sivas' da Perşevler İlahiler ve Şiir Dinletisi




SEKA Tarihi Türk Musikisi Topluluğu’na vatandaşlardan büyük ilgi

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Kocaeli Şubesi ile kültürel etkinliklerin birlikte yürütüldüğü SEKA'da, Seka Tarihi Türk Musikisi Topluluğu vatandaşlardan büyük ilgi gördü. Kısa bir süre önce kurulan topluluğun çalışmalarına katılmak üzere çok sayıda müzik sever başvuruda bulundu. Geçtiğimiz hafta Cumartesi günü çalışmalarına başlayan Seka Tarihi Türk Musikisi Topluluğu’nda usûl, solfej, nota ve nazariyat eğitimleri veriliyor. Topluluk, çalışmalarını Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Kocaeli Şubesi’nin SEKA’daki Sanat Edebiyat ve Kültür Akademisi’nde yürütüyor. Popüler kültürün hayatımızı âdeta esir aldığı bir dönemde kurulan topluluk büyük bestekârların eserlerini genç nesillerle ile buluşturdu.

KLASİK TÜRK MÜZİĞİNİN EŞSİZ ESERLERİ SESLENDİRİLDİ

Seka Tarihi Türk Musikisi Topluluğu geçtiğimiz hafta Cumartesi günü, ünlü neyzen Dr. Erdoğan Akkanat yönetiminde ney, ud ve klasik kemençe ile klasik Türk müziğinin eşsiz eserlerini seslendirdi. Topluluk çalışmaları kapsamında büyük bestekâr Itrî’nin Nevâkâr, Selahattin Pınar’ın “Ben yürürüm yane yane” ile Zekai Dede Efendi’ye ait “Yine bağlandı dil” adlı eserlerini seslendirdi.

HER CUMARTESİ SEKA'DA DÖRT ETKİNLİK GERÇEKLEŞTİRİLİYOR

Seka Tarihi Türk Musikisi Topluluğu, çalışmalarını her hafta Cumartesi günü düzenli olarak gerçekleştirmeye devam edecek. Çalışmalar SEKA'da (Sanat Edebiyat ve Kültür Akademisi) 12.30-16.30 arasında gerçekleştirilecek. Akademide musiki eğitiminin yanı sıra çeşitli konularda söyleşiler de düzenlenecek.

Her Cumartesi Dr. Ali Vasfi Kurt, “Tasavvuf Edebiyatı Tarihine Felsefece Bakış” konulu söyleşi saat 13.00’de başlayacak. Türk edebiyatının "edeb" ile başlamasını sağlayan Ahmet Yesevî ve Yunus Emre'den Niyâzi Mısrî'ye kadar öne çıkan şiirlerin felsefe harmanından geçirildiği söyleşinin dinleyicilerinde bir felsefe birikiminin oluşması hedefleniyor. M. Sait Karaçorlu tarafından verilen Eski Türkçe (Osmanlıca) okumaları da yine SEKA'da 15.00-17.00 arasında gerçekleştirilecek.



TDED Kocaeli Şubesi

9 Nisan 2012 Pazartesi

Edebiyatseverler Molla Yegan’da Toplandı

Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin’in başkanlık ettiği Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Bursa Şubesi üyeleri ve Yıldırım Kent Konseyi üyeleri Molla Yegan’da bir araya gelerek edebiyat üzerine sohbet etti. Her hafta perşembe günleri toplanarak “İkindi Sohbetleri” adı altında Türk Dili ve edebiyatı üzerinde konuşacakları toplantılara her hafta farklı bir yazarı konuk edecek olan edebiyatseverler, yapılacak faaliyetlerle ilgili de fikir alışverişinde bulunacak.

Toplantıda Emek İlköğretim Okulu Türkçe öğretmeni Gülizar Yılmaz, Sevgi Market’te “Sevgim Kitaplığı” oluşturularak yoksul çocukların ücretsiz kitap alabilecekleri bir kütüphane kurulmasını teklif etti. Bu teklif kabul edilirken, ayrıca Yıldırım Kent Konseyi ve Dil ve Edebiyat Derneği Bursa Şubesi iş birliği ile “Yıldırım Okuyor” kampanyası başlatılmasına da karar verildi.

Başkan Özgen Keskin, Yıldırım’da eğitim konusunda birçok adım atıldığına dikkat çekerken, ilçede hayata geçecek olan 50 bin konutluk yeni kentsel dönüşümle de ilgili bilgi verdi. Keskin, “Ekrem Erdem öncülüğündeki bu derneğin Bursa ayağını gelen talep doğrultusunda biz kurduk. Bu derneği yaşatacak ve ilerletecek olanlar da siz değerli üyelersiniz. Derneğimize Bursa’nın önde gelen isimleri, kent dinamikleri üye. Derneğimizin kuruluş gayesi, dilimizin doğru kullanılmasını sağlamak, edebiyat tarihi ile günümüz edebiyatını tartışmak ve paylaşmaktır. Her şey değişir, dil değişmez, gelecek nesillere tarihimizi, bilimi, kültürümüzü, tecrübelerimizi aktarmada dili kullanırız. Dilimizi de bol bol kitap okuyarak geliştirebiliriz” diye konuştu.



'Dil ve Edebiyat' dergisinin 40.sayısı

Dil ve Edebiyat dergisi 40. sayısına ulaştığı Nisan sayısıyla yine çok önemli dosya ve konularla okurların ilgisine sunuluyor. Dergimiz kültür-sanat gündeminin nabzını tutmaya devam ederken bir ilke imza atıyor ve hazırlanmakta olan anayasayı dil açısından zengin bir içerikle değerlendiriyor.

Dil ve Edebiyat, bir asrı aşkın bir süredir tartışılan ve ilk defa ciddi anlamda toplumsal bir sözleşme olarak ele alınarak oluşturulmak istenen anayasa çalışmalarına 40. sayısıyla katkıda bulunuyor. Ülkenin önde gelen dil, edebiyat ve hukuk dünyasının isimleri bu defa yeni anayasaya dil ve edebiyat açısından bakıyor.

Prof. Dr. Servet Armağan, Prof. Dr. Hamza Zülfikar, Doç. Dr. Abdurrahman Eren, Ahmet Turan Alkan, Dr. Yusuf Akçay ve Üzeyir İlbak’ın yazı ve önerileriyle Yeni Anayasanın Dili başlıklı dosyamız Türkiye’de konuyu dil ve edebîlik bağlamında masaya yatırıyor.

Dil ve Edebiyat Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Üzeyir İlbak, Coğrafyanın Ruh Atlası Kelimenin Aidiyet Destanı başlıklı yazısında anayasaya, “kuşattığı coğrafyada yaşayan insanların medeniyet ikliminden beslenerek; onların hayat tarzlarından ve kültüründen derlediği ruhla, o toprak parçasını anlamlı kılan kelimeler atlasıdır” şeklinde bir çerçeve çiziyor.

“Anayasalar etnik, dinî, millî-ulusalcı ve ideolojik sembollerden arındırıldığında, herkese kendisini orada görme şansı tanındığın da ülkede nefes alan her bir bireyin anayasası olur” diyen İlbak, yeni anayasanın dili kucaklayıcı olduğu kadar, ihtişam ve belagatle de öne çıkmalıdır” önerisini paylaşıyor.

Prof. Dr. Servet Armağan ise, Tanzimat’tan günümüze anayasa tecrübelerini ele aldığı makalesinde özellikle 1982 Anayasası’ndaki hatalı ve gereksiz ifadeler ve tespit ettiği dil yanlışlarını örneklendirerek Yeni Anayasanın Dili’ne ilişkin çıkarımlarda bulunuyor.

Prof. Dr. Hamza Zülfikar da kapsamı, tanımı her dönemde tartışma konusu olmuş Anayasalar içinde Türk dili açısından tartışmalara konu olan ilk anayasanın 1945 Anayasası olduğunu işaret ettikten sonra süreç içinde ortaya çıkan sorunları değerlendiriyor. Zülfikar’ın nihai yorumu; “yeni Anayasa, dil uzmanlarınca yazım, terim, dil ve anlatım açısından gözden geçirilir, Batı dillerinden Türkçeye geçen kelimelerin Türkçelerine yer verilir, bundan sonra çıkarılacak kanun ve yönetmeliklere örnek olur” şeklinde.

Anayasa hukuku uzmanı Doç. Dr. Abdurrahman Eren, Anayasanın Dili Kimliğidir başlıklı; Ahmet Turan Alkan Kanun Yazıcılığı Edebiyatına Dair ve Dr. Yusuf Akçay da Uygarlığın Dili başlıklı yazıları da dosyada yer alıyorlar.

Dil ve Edebiyat dergisi ana dosya konusu yanı sıra beğeniyle takip ettiğiniz bölüm, edebî ürün ve sayfalarıyla sizleri bekliyor.

Yeni anayasanın dili nasıl olmalı?

Dil ve Edebiyat dergisi 40. sayısında (Nisan 2012) “Yeni Anayasanın Dili”ni masaya yatırıyor. Bir dosya halinde ele alınan konu, ülkemizin bazı önemli bilim adamı, hukukçu ve edebiyatçıları tarafından müzakere ediliyor.

Derginin genel yayın yönetmeni Üzeyir İlbak’ın “Coğrafyanın Ruh Atlası Kelimenin Aidiyet Destanı” başlıklı yazısıyla açılan dosyada Servet Armağan, Hamza Zülfikar, Abdurrahman Eren, Ahmet Turan Alkan ve Yusuf Akçay’ın makaleleri yer alıyor.

Üzeyir İlbak söz konusu yazısında, bir anayasanın “kuşattığı coğrafyada yaşayan insanların ruh ikliminden” beslenmesi lazım geldiğini, dolayısıyla “onların hayat tarzlarından ve kültürlerinden” derlenen bir ruhla kaleme alınmasının anlamlı olacağını belirtiyor. Bu çerçevede, anayasaların “etnik, dinî, millî-ulusalcı ve ideolojik sembollerden arındırılması” gerektiğini söyleyen İlbak, yeni anayasanın “imparatorluk bakiyesi” bir ülkeyi geleceğe taşıyacak özellikleri ihtiva edecek şekilde düzenlenmesinde fayda görüyor.

Türkçesi düzgün olsun!
“Türkiye’nin Anayasa Deneyimleri ve Yeni Anayasanın Dili” başlıklı makalesiyle dosyaya katkıda bulunan Servet Armağan, 1982 Anayasası başta olmak üzere T.C.’de işlevsel olan anayasaları kısaca değerlendirdikten sonra, “değiştirilemeyen maddeler” konusunu tartışmaya açıyor. Armağan, 1982 Anayasasının “değiştirilemez” ve “değiştirilmesi teklif dahi edilemez” şeklindeki maddelerinin kalıcılığından yana bir tavır sergiliyor. Üstelik “modern demokratik anayasalarda” böylesi hükümlerin yer almadığını da belirterek. Makalesinin sonraki bölümlerinde “1982 Anayasası’ndaki Bazı Dil Hatalarının Örneklerle Gösterilmesi”ne yer veren Armağan, yeni anayasanın “Türkçesi düzgün bir anayasa” olmasını temenni ediyor!

Anayasa hukukçusu Servet Armağan’dan sonra dil profösürü Hamza Zülfikar ise “Anayasa Dili ve Bir Dönemin Tartışmaları” başlıklı yazısında 1945 Anayasası’nın dilini problemli bulurken, 1982 Anayasası’nı kapsamlı ve zengin bulmaktadır. Dilin sadeleşmesi çalışmalarını merkeze alan yazısını Hamza Zülfikar şöyle bitiriyor: “… umarım ki yeni Anayasa dil uzmanlarınca yazım, terim, dil ve anlatım açısından gözden geçirilir. Batı dillerinden Türkçeye geçen kelimelerin Türkçelerine yer verilir, bundan sonra çıkarılacak kanun ve yönetmeliklere örnek olur.”

Devleti sınırlandırmalıdır
İstendik bir anayasanın hayatî yönlerine (hak, adalet, özgürlük, eşitlik, vb.) pek değinilmeyen bu yazıdan hemen sonra gelen ve Abdurrahman Eren tarafından kaleme alınan “Anayasanın Dili, Kimliğidir” başlıklı yazıda yer yer umut verici satırlar bulabiliyoruz. “Anayasaların temel amacı ‘toplumu biçimlendirmek’ değil; devleti ‘sınırlandırmaktır’” diyen yazar, dilinin de buna uygun bir formu taşımasını temenni etmektedir.

Dosyanın keyifli yazısı ise bir deneme üstadından: Ahmet Turan Alkan, “Kanun Yazıcılığı Edebiyatına Dair” başlıklı yazısıyla, o bilindik üslubunu konuşturuyor: “Şimdi yeni bir anayasa yapmak heyecanı içindeyiz ve ‘Yeni anayasanın dili nasıl olmalı?’ gibi önemli ve hayati bir sualin tartışıldığına şu ana kadar hiç şahit olmadım.” diyen üstat, iki maddelik bir tavsiye eklemeyi de ihmal etmiyor.

Anayasanın esası…

Bu dosyayla Dil ve Edebiyat dergisi, önümüzdeki dönemde daha çok tartışılacak olan yeni anayasa meselesine dil merkezli olarak yaklaşan ilk yayın oldu. Umarız devamı gelir. Özellikle açık ve anlaşılır, bu arada oldukça kısa bir anayasa metni bu tür müzakereler sonucu ortaya çıkarılabilir. Fakat esasen bir anayasanın Hakk’a müstenit bir içerik taşıması birinci şarttır.

Dil ve Edebiyat dergisinin iletişim bilgileri: 0212 581 69 12; bilgi@ded.org.tr

6 Nisan 2012 Cuma

TDED Yönetim Kurulu Başkan Vekili Üzeyir İlbak TRT Radyo 1'de Sayın Mehmet Şahin'in hazırlayıp sunduğu GÜN ÖTESİ programına 22.03.2012 (Perşembe) 18:30'da katılmıştır.


Sayın Üzeyir İlbak Gönül Sürgünü Programında!

TDED Yönetim Kurulu Başkan Vekili Üzeyir İlbak Kanal T'de Sayın Niyazi Gedik'in hazırlayıp sunduğu GÖNÜL SÜRGÜNÜ programına 31.03.2012 (Cumartesi) 23:45'de katılmıştır. — Ben sana mecburum bilemezsin ..

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği tarafından yayımlanmakta olan Dil ve Edebiyat Dergisi'nin Kuruluşu

TDED'den 'İstanbul Türkçesi' Konulu Deneme Yarışması


TÜRKİYE DİL ve EDEBİYAT DERNEĞİ ile İSTANBUL İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜNÜN DÜZENLEDİĞİ

İstanbul 'da Liseliler Yarışıyor

Son Katılım Tarihi: 23 Mayıs 2012

'İSTANBUL TÜRKÇESİ' Deneme Yarışması


Detaylı bilgi için
0212 581 69 12 - 581 61 72
bilgi@tded.org.tr

2 Nisan 2012 Pazartesi

"Mehmet Kaplan'da Medeniyet Algısı"

Konuşmacı:

Prof. Dr. Birol Emil

7 Nisan 2012 (Cumartesi) Saat:14.00
TÜRKİYE DİL ve EDEBİYAT DERNEĞİ (İsmail Gaspıralı Toplantı Salonu)

Feshane Caddesi Nu:3 Eyüp/İstanbul
Telefon:0212 581 69 12 - 581 61 72
www.ded.org.tr - bilgi@ded.org.tr
TÜRKİYE DİL ve EDEBİYAT DERNEĞİ
Oğuz Gülay'dan Diksiyon, Doğru ve Güzel Konuşma Dersleri
Kurs Programı:
Kurs Başlama Tarihi: 26 Mart 2012 (Pazartesi)
Kurs Bitiş Tarihi: 04 Haziran 2012 (Pazartesi)
Kurs Süresi: 10 Hafta
Kurs Saatleri: 18:30 - 21:00 arası (Pazartesi)

Detaylı Bilgi İçin:
Feshane Caddesi Nu:3 EYÜP/İSTANBUL
Tel: 0212 581 6912 - Fax: 0212 581 1254
www.ded.org.tr - bilgi@tded.org.tr
Dil ve Edebiyat Buluşmaları

Dil ve Edebiyat Buluşmaları 31.03.2012 tarihinde gerçekleştirildi













Serkan AKSARI'dan Televizyon Destekli Spikerlik-Sunuculuk Eğitimi

Geleceğin spikerleri TDED'ten çıkıyor. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğinde; Spiker-Sunucu aynı zamanda Diksiyon eğitmeni Serkan AKSARI eğitmenliğinde televizyon destekli spikerlik-sunuculuk eğitimi başlıyor. Başvurular Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğine yapılacak.

Kurs Programı:

Kurs Başlama Tarihi: 10 Nisan 2012 (Salı)
Kurs Bitiş Tarihi: 7 Haziran 2012 (Perşembe)
Kurs Süresi: 9 Hafta
Kurs Saatleri: 13:00 - 15:00 arası (Salı)
13:00 - 15:00 arası (Perşembe)

*Müracaatlarda 15 TL ön kayıt ücreti alınır.
*Ön kayıtta yirmi öğrenci sayısına ulaşılmaması halinde kurs başlatılmayacaktır.


Kurs konuları:
1-Diksiyon - Artikülasyon Çalışmaları
2-Spikerlik – Sunuculuk Teknikleri,
3-Perfore spikerliği
4-Röportaj teknikleri
5-Sokak röportajı teknikleri
6-Profesyonel prompterlı kameralarda haber sunma uygulaması
7-İntercom kullanarak canlı yayın sunma,
8-Haber yazma teknikleri
9-Radyo yayını ve haber sunma uygulaması
10- Televizyon stüdyosunda haber bülteni sunma

Detaylı Bilgi İçin:Feshane Caddesi Nu:3 EYÜP/İSTANBUL
Tel: 0212 581 6912 - Fax: 0212 581 1254
www.ded.org.tr - bilgi@ded.org.tr
DİL ve EDEBİYAT DERGİSİ 40. Sayı Çıktı!

YENİ ANAYASANIN DİLİ

Prof. Dr. Hamza Zülfikar
Prof Dr.Servet Armağan
Doç. Dr. Abdurrahman Eren
Ahmet Turan Alkan
Üzeyir İlbak
Dr. Yusuf Akçay

***

Sohbet Kültürü
Recep Seyhan

Araştırmacılar Uzmanlaşmalı
Taha Toros ile Söyleşi

Cahit Sıtkı ‘da Yaşama Sevinci
Hasan Arıkan