“Türk’e olumlu ve iyi bir şey veriniz, bunu reddetmesi ihtimali yoktur.”
Mustafa Kemal Atatürk
29 Eylül 2012 Cumartesi
26 Eylül 2012 Çarşamba
"Dilimiz, millet olabilmemizin en önemli dayanaklarından biridir. Bir milletin varlığının temel unsuru, o milletin kültürü ve sesi olan dilidir. Güzel Türkçemiz de millet olarak birlik ve bütünlüğümüz açısından büyük önem taşımaktadır.
Dil Bayramında, Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’e, dilimizin gelişmesini, zenginleşerek bugünkü seviyeye ulaşmasını sağlayan herkese şükranlarımızı sunar, aramızdan ayrılanları saygı ve rahmetle anarız.
Dil Bayramınız kutlu olsun. "
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği
21 Eylül 2012 Cuma
ÇANKIRI KÜLTÜRÜ İÇİN SİVİL TOPLUM İŞBİRLİĞİ -KÖY KÜTÜPHANESİ KURULMASI İÇİN ORTAK ADIM
Çankırı Usta Öğreticileri Derneği üyelerinin, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Çankırı Şubesi’ne iade’i ziyaretinden somut bir proje çıktı.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Çankırı Şube Başkanı Zeynep Dinç’in ev sahipliğinde dernek şubesinde gerçekleşen ziyarette Çankırı kültürünün daha geniş kitlelere tanıtımında ortak çalışma yapma kararı alındı.
Oldukça samimi bir atmosferde gerçekleşen ziyaretin en önemli çıktısı ise Milli Eğitim Müdürlüğü’nce belirlenecek bir köy okulunda kütüphane kurma kararı oldu. Çok farklı önerilerin de görüşüldüğü ziyarette her iki derneğin yönetici ve üyeleri önümüzdeki süreçte birlikte farklı projeler geliştirilebileceğinin altını çizdiler.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Çankırı Şubesi’nin yeni kurulmasına rağmen edebiyat ve kültürel alanda faaliyet gösteren diğer sivil toplum kuruluşları ile ortak hareket edeceğini belirten Şube Başkanı Zeynep Dinç “Yapacağımız çalışmalarda internet üzerinden sosyal medyayı en iyi şekilde kullanarak Çankırılı hemşehrilerimizle iyi bir iletişim kurmayı hedefliyoruz. Şehrimiz için farklı ve çok güzel hizmetler düşünüyoruz. Ancak bunu sizlerle ve diğer sivil toplum kuruluşları ile birlikte hareket ederek başaracağımıza inanıyorum. Yarınlar bugünden çok daha güzel olacaktır. Yapmış olduğunuz ziyaret bu manada bize moral verdi” diye konuştu.
Çankırı’nın sosyal hareketlilik açısından son yıllarda dinamik bir yapıya kavuştuğunu belirten Çankırı Usta Öğreticiler Derneği üyeleri, bu çalışmalarda Çankırı Belediyesi’nin katkı ve çabalarının önemli olduğunu söylediler. Belediye tarafından gerçekleştirilen bu çalışmalara en somut örneğin hanım lokalleri, kadın eğitim ve kültür merkezi, yaşlılar koordinasyon merkezi, engelliler merkezi ve kadın istihdam merkezleri olduğunu belirttiler.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Çankırı Şube Başkanı Zeynep Dinç’in ev sahipliğinde dernek şubesinde gerçekleşen ziyarette Çankırı kültürünün daha geniş kitlelere tanıtımında ortak çalışma yapma kararı alındı.
Oldukça samimi bir atmosferde gerçekleşen ziyaretin en önemli çıktısı ise Milli Eğitim Müdürlüğü’nce belirlenecek bir köy okulunda kütüphane kurma kararı oldu. Çok farklı önerilerin de görüşüldüğü ziyarette her iki derneğin yönetici ve üyeleri önümüzdeki süreçte birlikte farklı projeler geliştirilebileceğinin altını çizdiler.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Çankırı Şubesi’nin yeni kurulmasına rağmen edebiyat ve kültürel alanda faaliyet gösteren diğer sivil toplum kuruluşları ile ortak hareket edeceğini belirten Şube Başkanı Zeynep Dinç “Yapacağımız çalışmalarda internet üzerinden sosyal medyayı en iyi şekilde kullanarak Çankırılı hemşehrilerimizle iyi bir iletişim kurmayı hedefliyoruz. Şehrimiz için farklı ve çok güzel hizmetler düşünüyoruz. Ancak bunu sizlerle ve diğer sivil toplum kuruluşları ile birlikte hareket ederek başaracağımıza inanıyorum. Yarınlar bugünden çok daha güzel olacaktır. Yapmış olduğunuz ziyaret bu manada bize moral verdi” diye konuştu.
Çankırı’nın sosyal hareketlilik açısından son yıllarda dinamik bir yapıya kavuştuğunu belirten Çankırı Usta Öğreticiler Derneği üyeleri, bu çalışmalarda Çankırı Belediyesi’nin katkı ve çabalarının önemli olduğunu söylediler. Belediye tarafından gerçekleştirilen bu çalışmalara en somut örneğin hanım lokalleri, kadın eğitim ve kültür merkezi, yaşlılar koordinasyon merkezi, engelliler merkezi ve kadın istihdam merkezleri olduğunu belirttiler.
Karşılıklı görüş alışverişi şeklinde gerçekleşen ziyaret önümüzdeki süreçte istişare toplantılarında yeniden buluşmak üzere sona erdi.
TDED Çankırı Şubesi
TDED Çankırı Şubesi
19 Eylül 2012 Çarşamba
18 Eylül 2012 Salı
17 Eylül 2012 Pazartesi
15 Eylül 2012 Cumartesi
YENİ DÖNEM DERSLER BAŞLIYOR!
OĞUZ GÜLAY'dan Diksiyon, Doğru ve Güzel Konuşma Dersleri
KURS PROGRAMI
Kurs Başlama Tarihi: 01 Ekim 2012 (Pazartesi)
Kurs Bitiş Tarihi: 10 Aralık 2012 (Pazartesi)
Kurs Süresi: 10 Hafta
Kurs Saatleri: 18:30 - 21:00 arası (Pazartesi)
OĞUZ GÜLAY'dan Diksiyon, Doğru ve Güzel Konuşma Dersleri
KURS PROGRAMI
Kurs Başlama Tarihi: 01 Ekim 2012 (Pazartesi)
Kurs Bitiş Tarihi: 10 Aralık 2012 (Pazartesi)
Kurs Süresi: 10 Hafta
Kurs Saatleri: 18:30 - 21:00 arası (Pazartesi)
Detaylı Bilgi İçin:
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği
Feshane Caddesi Nu:3 Eyüp/İstanbul
Tel: 0212 581 69 12 Faks: 0212 581 12 54
www.tded.org.tr
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği
Feshane Caddesi Nu:3 Eyüp/İstanbul
Tel: 0212 581 69 12 Faks: 0212 581 12 54
www.tded.org.tr
14 Eylül 2012 Cuma
Şair Adnan Özer'den Kırlara Veda Şiiri
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği'nde Uluslararası İstanbul Şiir Festivali Çoşkusunu Birlikte Yaşadık!
Şair Adnan Özer'den Kırlara Veda Şiiri
Şair Adnan Özer'den Kırlara Veda Şiiri
13 Eylül 2012 Perşembe
Bayhan: En Anlamlı Dil "Şüheda"nın Dili
Şiir Derneği Başkanı ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği
Eğitim ve Kültür İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gazeteci Yazar
Nevzat Bayhan, "Şu anda özgür ve müreffeh bir vatandan, onurlu bir hayattan
bahsedebiliyor olmamız, yürek devletinin mimarları olan şühedanın; bu
civanmerdane, cansiparane gayret ve emeklerinin ürünü, ruhani bir düşüncenin
sonucudur." diyor Dil ve Edebiyat dergisindeki yazısında.
Bayhan, Dil ve Edebiyat dergisinin bu ayki sayısındaki yazısında şühedanın dilini yazdı. Konuşmanın sadece "dil"in hareketlerinden ibaret olmadığını, bir "hâl"in ifade biçimi olduğunu, bu haykırışın en anlamlısının ise; yürekle, alın terleriyle, kanla, çabayla, canla yazılan destanlar olabileceğini söylüyor.
Yazısına şöyle devam ediyor Bayhan, "Dilleri zikirde, kalpleri şükürde, zihinleri fikirde... Onlar anlatmıyor, mercan sessizliğinde, dünya büyüklüğünde işler yapıyor, ancak etrafı velveleye vermiyor, bedenlerinin her zerresinde yaşıyorlar. Yaşatmak için, aydınlık bir gelecek, huzur içinde barış soluklayan bir vatan için bir güneş gibi doğuyorlardı zifiri karanlığın, apansız bir gecenin sabahında...
Onlar konuşmuyorlardı, kâh bir şahin oluyor, şimşek gibi dalıyor, kem gözlere dünyayı dar ediyordu; kâh aslanlar gibi kükrüyor, karanlık fikirleri inlerine mahkûm ediyor, bazen arı gibi hummalı bir şekilde çalışarak ümranlar kuruyordu. Bazen de Eyüp sabrıyla gezdikleri yerlerde inciden gönül sarayları konduruyorlardı. Bu samimi, hasbî hareketleriyle hâlden anlayanlara şehadet diliyle çok şey aktarıyorlardı.
Onlar konuşmuyorlar, "kim var?" dendiğinde "sağına ve soluna bakmadan" ve zerre kadar tereddüt etmeden lisan-ı halleriyle "ben varım!" diyorlardı. "Verecek neyin var?" dendiğinde alınlarındaki pırıltılarla, mahya gibi "söz konusu vatansa, gerisi teferruattır" yazıyor, arkalarına bakmadan, tek sermayeleri olan canlarını, göz kırpmadan bedenlerini terk ederek gönüllere misafir olmayı tercih ediyorlardı."
Bayhan, dünyadaki yaşantılarını bizim yaşamamız için feda eden; sevdiklerimizle olabilmek için sevenlerini terk edebilen diğergâm, "tefanî sırrına ermiş, her şeyini bizim için feda etmiş bu gözde, güzide insanların hatıralarının yaşatılması, yakınları ile gazilerin her türlü mağduriyet ve mahrumiyetten korunması, almamız ve gereğini yapmamız icap eden, gönül ve zihin saraylarımızın giriş kapılarına nakşetmemiz gereken önemli bir kitabe olduğunu söylüyor.
Şuhedanın "hal"ine en iyi tercüman da Merhum Akif'imizin ifadesiyle yer buluyor sanırım:
Sen bendesin efrad, aradan vahdeti kaldır
Milletler için kıyamet, işte o zamandır.
Girmeden tefrika bir millete düşman giremez.
Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez!
En anlamlı dilin şühedanın dili olduğunu ifade eden Bayhan, "o dilde yaşatmak için yaşama vardır. Vatanında fâni, savunmada dasitânî olma vardır. Bozguncuları sindirme, mahzun gönülleri fethetme vardır. Korkuya yabancı bir ruh ile toplumu korkulardan kurtarma azmi, cehdi ve gayreti vardır.
Herşeyden öte, "Rıza-i Bariyi kazanma aşkı vardır."diyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)