29 Ocak 2016 Cuma

DİL VE EDEBİYAT DERGİSİ 86. SAYI ÇIKTI 

Dil ve Edebiyat dergisinin 86. sayısı çıktı. Derginin Şubat Sayısı Tüm Bayilerde!

Bir Bildirinin Saklı Yüzü
“AKADEMİSYENLER!”

     Dil ve Edebiyat Şubat sayısında yine zengin bir içerikle okurlarını selamlıyor. Şiir, hikâye, deneme ve makalelerle dergimiz 86. sayısında edebiyat ve kültür dünyamızın nitelikli yayınlarından olma çabasını yansıtmaya çalışıyor.

28 Ocak 2016 Perşembe

"HOCALARIN HOCASI MEHMET KAPLAN'IN DÜŞÜNCE DÜNYASI"

Konuşmacı: Prof. Dr. Birol Emil

     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED)'in "Cumartesi Buluşmaları" programı düzenlendi.

     Sayın Prof. Dr. Birol Emil 23 Ocak 2016, Cumartesi saat 12:30'da derneğin Eyüp'teki genel merkezinde "Hocaların Hocası Mehmet Kaplan'ın Düşünce Dünyası" konulu sohbet programını gerçekleştirdi.

     Program sonrası TDED Kültür İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Dr. Hüseyin Emin Öztürk, Emil'e derneğimiz adına teşekkür plaketi takdim etti.


SÖYLEŞİ VİDEOSU

26 Ocak 2016 Salı

"AHMET HAMDİ TANPINAR'IN ESERLERİNDE MEKAN" PANELİ

     Esenler Belediyesi ile Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği'nin birlikte düzenledikleri Ahmet Hamdi Tanpınar'ın ölümünün 54. yılına özel bir panel yapıldı.

     "Şehir, bir terbiyenin ve zevkin etrafında teşekkül eden müşterek bir hayattır." diyen Şair, Yazar ve Mütefekkir Tanpınar ile ilgili yapılan toplantıda "Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Eserlerinde Mekan" konuşuldu.

     Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde 24 Ocak 2016 Pazar günü saat: 14.00'te yapılan panelde öğrencilerinden Prof. Dr. Birol Emil de Tanpına'a dair bir değerlendirme konuşması yaptı ve "Herşey Yerli Yerinde" şiirini okudu.

PANEL FOTOĞRAFLARI






25 Ocak 2016 Pazartesi

"HOCALARIN HOCASI MEHMET KAPLAN'IN DÜŞÜNCE DÜNYASI"

Konuşmacı: Prof. Dr. Birol Emil
   Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED)'in "Cumartesi Buluşmaları" programı düzenlendi.

     Sayın Prof. Dr. Birol Emil 23 Ocak 2016, Cumartesi saat 12:30'da derneğin Eyüp'teki genel merkezinde "Hocaların Hocası Mehmet Kaplan'ın Düşünce Dünyası" konulu sohbet programını gerçekleştirdi.
   
  Program sonrası TDED Kültür İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Dr. Hüseyin Emin Öztürk, Emil'e derneğimiz adına teşekkür plaketi takdim etti.


SÖYLEŞİ FOTOĞRAFLARI







21 Ocak 2016 Perşembe

"AHMET HAMDİ TANPINAR'IN ESERLERİNDE MEKAN" PANELİ

     Esenler Belediyesi ile Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği'nin birlikte düzenledikleri Ahmet Hamdi Tanpınar'ın ölümünün 54. yılına özel bir panel yapılacaktır.

     "Şehir, bir terbiyenin ve zevkin etrafında teşekkül eden müşterek bir hayattır." diyen Şair, Yazar ve Mütefekkir Tanpınar ile ilgili yapılacak olan toplantının konusu "Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Eserlerinde Mekan" olarak belirlenmiştir.

     Yapılacak olan panelde öğrencilerinden Prof. Dr. Birol Emil de bir değerlendirme konuşması yapacaktır.

Panel: 24 Ocak 2016 Pazar saat:14.00.
Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi/Esenler. 

TDED OSMANCIK “DÜŞÜNCE SEMİNERLERİ”NDE ÖMER KILIÇ SOHBETİ

     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Osmancık Şubesi’nin düzenlediği “Düşünce Seminerleri”nin bu haftaki konuğu Ömer Kılıç oldu. Kılıç “İnançlarımız Davranışlarımızı Ne Kadar Belirliyor?” konusunda dinleyicilere hitap etti.

     Bu akşam burada konuşulanlar ilk defa duyacağınız fikirler değil, fakat bazen fikirler tekrar edilerek farkındalığın artırılması gerekir diye konuşmasına başlayan Kılıç: “İslam sadece inanmakla yetinen bir din değildir. Mutlaka davranışlarımıza yansıması gerekiyor. Yoksa herhangi bir anlam ifade etmez.” diye konuştu.

     “Din uyarıdır, din nasihattir bunu mutlaka hayatımızda yaşamalıyız. Allah bize bazın ayetlerini tekrar ederek bizim ne kadar unutan bir varlık olduğumuzu bize hatırlatıyor. Allah’ın bize gönderdiği kitabın içinde çok büyük değerler olduğunu biz biliyoruz. Fakat bugün müslümanların haline baktığımız zaman o değer yargılarına uymayan davranışlar içinde olduğumuzu görmek çok sorgulanması gereken bir durumdur. Bugün İslam coğrafyasında kan, göz yaşı bitmek bilmiyor. İnsanlığa rahmet olarak gönderilen bir dinin mensuplarının bu şekilde mi olması gerekiyor. Bugün batı algı yönetimine girerek kendi kullandıkları bazı sapık örgütler aracılığıyla sanki müslümanlar cani, haydut gibi gösterilmek isteniyor. Bütün dünyada bir algı pompalanıyor. Fakat bizler de buna hayır böyle değil diyemiyoruz. Çünkü islam dünyasının hali de ortada. Uyanma vakti geldi de geçiyor."


     Daha sonra İslamın hayatımızda belirleyici olması gerektiği üzerinde durarak konuşmasına devam eden Kılıç, dinleyicilerden sorular alıp cevaplandırarak konuşmasını bitirdi.
TDED OSMANCIK ŞUBESİ

TDED ANKARA ŞUBESİ'NDE "EĞİTİM MESELEMİZ" PANELİ

     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Ankara Şubesi tarafından organize edilen “Eğitim Meselemiz” başlıklı panelde konuşan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Osmanlı Devleti’nden başlamak üzere Türkiye’nin eğitim sistemini bölüm bölüm ele almak gerektiğini belirterek, ilk dönemi pozitivizm yoluyla değerlerden uzaklaşma, ikinci dönemi batıya yönelme, üçüncü dönemi 2. Abdulhamid’le öze dönme çalışmaları, dördüncü dönemi ırkçılık ve batıcılığa yöneliş, beşinci dönemi ise vesayetten arındırma ve yeni arayış dönemi olarak nitelendirdi.

     Eğitim tarihindeki yerimiz milli iradeden yaEğitimin stratejik bir mesele olduğunu belirten Yalçın, “Eğitimi bölüm bölüm işlersek, Türkiye’deki eğitim sisteminin durumunu daha iyi tahlil ederiz. Türkiye’nin eğitim tarihinde, milli irade ve vesayet arasında yaşanan bir çekişme vardır. Eğitim Türkiye’de yıllarca ideolojik bir aygıt olarak kullanıldı. Modernleşmeye değil değerlerden uzaklaştırarak batıllılaşmaya hizmet etti. Bu bilinçli bir tercihti. Cumhuriyet Türkiye’sinde eğitim hiçbir zaman ödevsiz bırakılmadı. Eğitimde 1950, 1973, 1983, 2002 ve 2007’den sonra yaşanan gelişmeler milli iradenin eğitim üzerindeki olumlu etkisini hissedildi. Bu dönemlerin dışında özellikle tek parti döneminde ve darbe dönemlerinde yoğun bir endokrinasyon yaşandı. Eğitimde AK Parti hükümetleriyle birlikte 1950’deki Demokrat Parti dönemine benzer gelişmeler yaşandı” diye konuştu.

Tek parti döneminde toplum formatlandı

     Konuşmasında tek parti döneminin anti-demokratik uygulamalarına da değinen Yalçın, alfabe değişikliği ile milletin formatlandığını vurgulayarak, “Tek parti döneminde yeni bir toplum inşa edilmek istendi. Okuma yazma bilenler ertesi gün cahil olarak uyandı. Bu dönemde toplum topyekûn dönüştürülmek istendi ve bunu da muallimlerle yaptılar. Bu dönemde eğitimde yapılan değişiklikler sıradan ve tesadüfî değildir. Örneğin, bu dönemde başlayan ve hala devam eden bütün ders kitaplarında  kadın resimlerinin başı açık olması tesadüfî değil. Bilinçaltına rol model dayatmasıdır. Çocukların dedeleri sakallı iken dedelerin sakalsız ve şapkalı resmedilmesi, anneleri başörtülü iken batı tipi kadın resimlerinin olması bilinçsizce yapılmış bir şey değildir. Bilinçli olarak toplum formatlandı ve kendi kültür, inanç ve değerlerine yabancılaştırıldı.” şeklinde konuştu.

28 Şubat çok yıkıcı oldu

     Türkiye’de her 10 yılda bir yapılan darbelerle devlet millet kaynaşması ötelendiği gibi, darbelerle mühendislikler tahkim edildi aynı zamanda. En yıkıcı ve yakıcı darbe 28 Şubat oldu. Can kaybı açısından demiyorum zemin kayması açısından diyorum. 28 Şubat’ta bütün ayrıntıların düşünülerek gerçekleştirildiğini belirten Yalçın, “Eğitimde nasibini aldı.  Bu süreç ‘Bin yıl sürecek’ denildi. İmam Hatip binalarının bir kısmına el konuldu. İmam hatiplilere katsayı engeli getirildi. Orta kısımları kapatıldı. 8 yıllık kesintisiz eğitim MGK kararıyla dayatıldı. Üniversitelerin önü nizamiye kapılarına çevrildi. Üniversiteler kışlalaştırıldı.12 yaş altına Kur’an-ı Kerim eğitimi yasaklandı. Almanya’da yüzyılın pedagojik yanlışı denilmesine ve dayatmadan uzaklaşılmasına rağmen Türkiye’de ‘Karma Eğitim’ dayatıldı. Özellikle İslam ülkelerinde eğitim gören öğrencilerin aldıkları üniversite diplomalarının denkliği kaldırıldı. Din Kültürü ve ahlak Bilgisi Öğretmenliği eğitimi ilköğretim için eğitim fakültelerinin içerisine kaydırıldı. Birçok vakfın malvarlıklarına el konuldu. Başörtülü avı başlatıldı. YAŞ kararlarıyla gümüş yüzük takanlar ordudan atıldı. Milli Güvenlik Dersi üzerinden eğitim ortamları yoğun bir denetime gözetime ve fişlemeye tabi tutuldu. Talim Terbiye de ödevsiz bırakılmadı.” şeklinde konuştu.

Eğitimin gelişmesi için birçok adım attık

     Büyük sıkıntıların yaşandığı 28 Şubat sürecinden sonra yeniden milli iradenin söz sahibi olduğunu dile getiren Yalçın, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’in Türkiye'de eğitimdeki vesayet uygulamalarının, bariyer ve barikatların ortadan kaldırılmasında çok önemli katkısı oldu.  18 ve 19. Şura’lardaki tekliflerimiz ve alınan kararlar yeniden öze dönüşe yol açtı. And’ın kaldırılması dâhil az önce ifade ettiğimiz bütün dayatmaların birer birer ortadan kaldırılmasının altında gayretlerimiz ve rehberliğimiz var. Bunlara ilaveten kamusal alan yalanının bitirilmesindeki toplumsal tepkinin organize edilmesi ve siyasi iradenin zorlanması noktasındaki 12 Milyon 300 bin imza ve sivil itaatsizliğimiz kamuoyunun yoğun desteği ile gerçekleşti ve neticeye ulaştı” dedi.

Yeniyi üretme çabamız olmalı

     Eğitim konusunun etraflıca tartışılması gerektiğini kaydeden Yalçın, ders programları ve müfredatın yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirterek sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Hala ders kitaplarına ilişkin bazı tartışmalar yaşanıyor. Ders kitaplarında bazı subliminal mesajlar var. Kitaplarımızda verilen örneklemlere bakmak lazım, değerlerimiz mi öğretiliyor yoksa batı değerleri mi öğütleniyor. Önceden üniversite sınavlarında çıkan sorularda Osmanlı’nın gerileme dönemlerine ilişkin sorulara ağırlık verilmesi tesadüf değildi. Eğitimde tesadüfe yer yoktur. Çocuklarımıza faiz ve havuz problemleri soruyoruz durmadan fakat zekât problemleri, fitre problemleri çözdürmüyoruz. Artık eskiyi tekrarlama değil yeniyi üretme gibi bir ihtiyaç var. Rol modeller değişmeli. Kendi kültürümüzün ve toprağımızın değerleri örneklenmeli ve öğütlenmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı bu dönem en fazla beklentinin yoğunlaştığı bakanlıktır. Devamlı değişiklik değil, bilinçli ve sistemli işe yarayan, dişe dokunan değişiklik gerekiyor. Müfredat ve ders kitapları dâhil millete yaslanan, kendi değerlerinden beslenen değişikliklere ihtiyaç var.

Yalçın’dan bildiriye sert tepki

     1128 akademisyenin imza attığı bildiriye de tepki gösteren Yalçın, “Akademik unvanı taşıyan insanlar, ilimle bilimle, toplumu birleştirmekle uğraşmalıdırlar, teröre paratoner olmakla, kamuflaj yapmakla, milleti bölmekle değil.” ifadelerini kullandı.

     Programa Kültür Memur-Sen Genel Başkanı Mecit Erdoğan, Kütahya eski Milletvekili, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Başkanı Abdullah Erdem Cantimur,  Kütahya eski Milletvekili, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Yönetim Kurulu üyesi Alaattin Güven, Urfa eski Milletvekili ve Türkiye Yazarlar Birliği eski Başkanı Mehmet Atilla Maraş’ın yanı sıra çok sayıda eğitimci, yazar ve genç katıldı.

16 Ocak 2016 Cumartesi

"HOCALARIN HOCASI MEHMET KAPLAN'IN DÜŞÜNCE DÜNYASI"

Konuşmacı: Prof. Dr. Birol Emil

     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED)'in düzenlediği "Cumartesi Buluşmaları" programının bu haftaki konuğu Sayın Prof. Dr. Birol Emil. Emil derneğin Eyüp'teki genel merkezinde "Hocaların Hocası Mehmet Kaplan'ın Düşünce Dünyası" konulu sohbet yapacak. Program 23 Ocak 2016, Cumartesi saat 12:30'da başlayacaktır.

12 Ocak 2016 Salı

"AHMET HAMDİ TANPINAR'IN ŞİİR ESTETİĞİ"

Konuşmacı: Yrd. Doç. Dr. Bahtiyar Aslan

     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED)'in düzenlediği "Cumartesi Buluşmaları" programının bu haftaki konuğu Sayın Yrd. Doç. Dr. Bahtiyar Aslan. Aslan derneğin Eyüp'teki genel merkezinde "Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Şiir Estetiği" konulu sohbet yapacak. Program 16 Ocak 2016, Cumartesi saat 12:30'da başlayacaktır.


11 Ocak 2016 Pazartesi

"DİLLERİN ŞİFRESİ"
Konuşmacı: Dr. Yusuf Gedikli

     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED)'in "Cumartesi Buluşmaları" programı düzenlendi.
     Sayın Dr. Yusuf Gedikli 09 Ocak 2016, Cumartesi saat 12:30'da derneğin Eyüp'teki genel merkezinde "Dillerin Şifresi" konulu sohbet programını gerçekleştirdi.
      Program sonrası TDED Kültür İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Dr. Hüseyin Emin Öztürk, Gedikli'ye derneğimiz adına teşekkür plaketi takdim etti.

Dr. Yusuf Gedikli Kimdir?


SÖYLEŞİ FOTOĞRAFI





5 Ocak 2016 Salı

TÜRKİYE DİL VE EDEBİYAT DERNEĞİ
OCAK 2016 SEMİNER TAKVİMİ 


"DİLLERİN ŞİFRESİ"

Konuşmacı: Dr. Yusuf Gedikli


     Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED)'in düzenlediği "Cumartesi Buluşmaları" programının bu haftaki konuğu Sayın Dr. Yusuf Gedikli. Gedikli derneğin Eyüp'teki genel merkezinde "Dillerin Şifresi" konulu sohbet yapacak. Program 09 Ocak 2016, Cumartesi saat 12:30'da başlayacaktır.